6331 sayılı iş sağlığı ve Güvenliği Yasası İş güvenliği Uzmanı olan devlet memurlarına 80 saate kadar fazla mesai yapma hakkı ve ek ücret alma hakkı getirmiş bulunmaktadır.
Yasanın her maddesi bir İş Güvenliği Uzmanı ile çalışmayı zorunlu kılmaktadır. Dünyada ILO nun çalışmalarında ve ülkemizde İş Güvenliğinin; bir uzman danışmanlığında kurulacak iş güvenliği sistemi ve organizasyonu ile sağlanabileceği konusunda ortak bir kararlılık sergiledikleri görülmektedir.
6331 sayılı yasanın yürürlük bölümünde kamu kurumlarına iş güvenliği uzmanı görevlendirilmesine 2 yıl süre tanınmıştır. Bu süre tanımı Ülkemizde iş güvenliği uzmanlarının yeterli sayıda olmamasından kaynaklanmaktadır. 2 yıl içerisinde kurumlar uzmanlarını eğitime göndermeli, görevlendirmeli ve iş güvenliğinin alt yapısını oluşturmalıdırlar.
Az sayıda da olsa bünyesinde iş güvenliği uzmanı bulunduran kurumlar uzmanlarını hemen görevlendirmeli, 6331 sayılı yasanın uygulamalarına başlamalıdırlar.
Görevlendirilecek uzmanlara 80 saata kadar ek ücret ödenecek olması teşvik etmeyi amaçlamakta ve yasal sorumluluklarına karşılık ödenecek bedeli temsil etmektedir.
Kanunun mantığı bu meyandadır. Ancak kanun okuyucuları düz bir mantıkla Ek ücret 2 yıl sonra yürürlüğe girer diyorlar. Sayıştay müfettişleri bu mantıkla olaya bakarlarsa hiç bir iş güvenliği uzmanı memur 2 yıl görevlendirme almaz. Çünkü görevlendirme ciddi sorumluluk getirmektedir. Kanunun hedeflediği 2 yıl süre içerisinde iş güvenliği alt yapı oluşturması da başka bahara kalır.
Sonuç olarak Çalışma Bakanlığı bu yanlış algılamayı düzeltecek ek kanun maddesini meclise getirmelidir. Şu an Anayasa Mahkemesinde olan bu kanunun bir iş kazası yaşanmaması, bir can daha kaybedilmemesi için tekrar düzenlenmesi amacıyla ilgili maddesinin iadesi gereklidir.
Vatandaş olarak görevimiz ilgili Bakanlıklara ve anayasa mahkemesine bu durumun düzeltilmesi hususunu yazmaktır. Saygılarımla.
8 Eylül 2012 Cumartesi
9 Temmuz 2012 Pazartesi
EV HİZMETLERİNDE İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ
EV HİZMETLERİNDE İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ
Yeni yayınlanan İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu Madde 2 c bendinde ev hizmetleri kanun kapsamının dışında tutulmuş.
Ev Hizmetleri kapsamında temizlik şirketleri işçi çalıştırıyorlar. Bu konuda özellikle büyük şehirlerde yerli ve yabancı öneli kabul edilebilecek istihdam sağlanıyor.
Çalışan işçilerin yüksekten düşme, hijyen, kimyasallara maruziyet gibi kendilerini ve hane halkını ilgilendiren tehlikeler bulunmaktadır.
En azından şirketler kanuna tabi olmalıdır.
Örneğin cam silerken düşme riski emniyet kemeri ve can halatı ile önlemek mümkündür. Eğitim ve birkaç tedbir insanların ölüm ve meslek hastalığı olmalarını önleyebilirdi.
Bir can için bile kanunun bu maddesi tekrar düzenlenmelidir.
Yeni yayınlanan İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu Madde 2 c bendinde ev hizmetleri kanun kapsamının dışında tutulmuş.
Ev Hizmetleri kapsamında temizlik şirketleri işçi çalıştırıyorlar. Bu konuda özellikle büyük şehirlerde yerli ve yabancı öneli kabul edilebilecek istihdam sağlanıyor.
Çalışan işçilerin yüksekten düşme, hijyen, kimyasallara maruziyet gibi kendilerini ve hane halkını ilgilendiren tehlikeler bulunmaktadır.
En azından şirketler kanuna tabi olmalıdır.
Örneğin cam silerken düşme riski emniyet kemeri ve can halatı ile önlemek mümkündür. Eğitim ve birkaç tedbir insanların ölüm ve meslek hastalığı olmalarını önleyebilirdi.
Bir can için bile kanunun bu maddesi tekrar düzenlenmelidir.
08.07.2012
Pazar - 12:34
Cam silen
kadın 8. kattan düşerek hayatını kaybetti
Adana'da 8. kattaki evin camını silerken aşağıya düşen kadın, olay yerinde
hayatını kaybetti.
Olay, merkez Çukurova ilçesine
bağlı Toros Mahallesi 78148 Sokak'ta bulunan Severler Apartmanı'nda meydana
geldi. Alınan bilgiye göre, özel bir temizlik şirketinde çalışan Pakize Akcan
(31) ve Aysel Solunay, temizlik için E.K.’ye ait eve geldi. Solunay odaları
silerken, Akcan 8. katta bulunan dairenin camlarını silmek için pencereye
çıktı. Camları silerken dengesini kaybeden Akcan, çığlıklar atarak beton
zemine düştü. Akcan'ın çığlıklarını duyup aşağıya bakan arkadaşı Solunay,
genç kadının aşağıda hareketsiz şekilde yattığını gördü. Durumu hemen polise
bildirerek aşağıya inen Solunay, sinir krizi geçirdi. Olay yerine gelen
sağlık ekiplerinin yaptığı incelemede, genç kadının hayatını kaybettiği
belirlendi. “Fındığım yakışmadı sana” diye uzun süre arkadaşı için gözyaşı
döken Aysel Solunay’ı çevrede bulunan vatandaşlar sakinleştirmeye çalıştı.
Akcan'ın cenazesi, cumhuriyet savcısının incelemesinin ardından Adana Adli Tıp Kurumu morguna kaldırıldı. Olayla ilgili soruşturma devam ediyor. |
18 Mayıs 2012 Cuma
KAZILI ÇALIŞMALARDA İŞ GÜVENLİĞİ
KAZILI ÇALIŞMALARDA İŞ
GÜVENLİĞİ
Kazılı çalışmalara başlamadan önce İŞ GÜVENLİĞİ
PLANLAMASI Yapılmalıdır
Kazı yapılacak formasyonun genel jeolojik özellikleri incelenmeli,
Zeminin dolgu, moloz
veya göçebilecek toprak yapısında olup olmadığı,
Kazı alanında temiz su veya pissu olup olmadığı,
Kazı yapılacak zeminin
ana kaya mı yoksa dolgu zemin mi olup olmadığı,
Kazı işlerinin
yapılacağı yerlerde, elektrik kabloları, telekomünikasyon hatları, gaz
boruları, su yolları, kanalizasyon ve benzeri tesisatın bulunup bulunmadığı
1.5’mt den fazla derin kazı olup olmadığı önceden
araştırılmalı ve gereken önlemler
alınmalıdır.
Ana cadde ve bulvarlarda çalışılacak ise Trafik önlemleri
yeterli miktarda alınmalı
Kazı alanı iş bitimi
mutlaka dolgu ve tesviyesi yapılmalıdır.
Sonuç olarak
Göçük tehlikesi ve diğer tehlikeler çek-list
edilmeli
Yazılı iş izin formu düzenlemeden kazıya başlanılmamalı
Kazı süresince işin
başında göçük tehlikesini ve diğer tehlikeleri kontrol altında tutan
bir yetkili bulunmalıdır.
07.05.2012
Pazartesi - 11:33
Adanada Kanalizasyon
çukurunda can pazarı
Adana'da kanalizasyon şebekesi döşemek için açılan çukurda meydana gelen
göçük nedeniyle toprak altında kalan bir işçi yaklaşık 1.5 saat süren çabanın
ardından kurtarılarak hastaneye kaldırıldı.
Edinilen
bilgiye göre, olay, merkez Sarıçam ilçesi, Suluca Mahallesi'nde meydana
geldi. Bir özel firmada taşeron eleman olarak asgari ücretle çalışan 2 çocuk
babası Mehmet Ayar (32) ve arkadaşları Sulucu'da kanalizasyon şebekesi
döşemek için çalışmaya başladı.
Mahallenin çıkışında kepçelerle kanalizasyon çukuru açılarak kanalizasyon borusu döşeyen Ayar, son bir kez kepçenin açtığı çukura girip boruları kontrol ederken arkadaşları da mesai saati bittiği için eve gitmek için hazırlıklara başladı. Ayar, 5 metrelik çukura indiği sırada bir anda göçük meydana geldi. Vücudu tamamen toprak altında kalan Ayar, bağırarak yardım istedi ancak uzaklaşan arkadaşlarına sesini duyuramadı. "Beni kurtarın, kimse yok mu" diye bağıran Ayar'ın imdadına bir fabrikada işçi olarak çalışan ve çocukların bahçede oynatan Abdullah Ad (32) yetişti. Koşarak çukura doğru gelen Ad, toprak altında kalan işçinin üzerindeki toprağı atıp yüzünü ortaya çıkardı. Ad, daha sonra olayı işçilere, 112 Acil Servis'e ve sivil savunma ekiplerine bildirdi. Ayar'ın arkadaşları da onu kurtarmak için toprağı beline kadar temizledi. Bu sırada sağlık ekipleri de Ayar'a serum takıp, oksijen verdi. Sivil savunma ekipleri ve arkadaşları tornavida, levye ve küreklerle işçinin ayaklarını sıkıştığı yerden kurtarmak için büyük bir mücadele gösterdi. Bu sırada Ayar'a takılan serum ve oksijen bitti. Yardım çalışması devam ederken Ayar'a 2 serum ve 3 oksijen tüpü takıldı. Yaklaşık 1 saat sonra Ayar'ın bir ayağı göçük altından çıkartıldı. Yaklaşık 1.5 saat sonra ikinci ayağı da göçük altından kurtarılan Ayar, Adana Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne kaldırıldı. Ayar'ın kurtarılmasında baştan sona büyük çaba sarfeden Abdulah Ad, "Bahçede çocukla oynarken biri bağırmaya başladı. Kimse görünmüyordu ama sadece ses geliyordu çukura doğru inip sese doğru gittim, toprağı biraz attığımda bir kişinin toprak altında kaldığını gördüm. Hemen 112 ve sivil savunmayı aradım. Bir taraftan da çevreye bağırarak arkadaşlarının gelmesini sağladım. Daha sonra Mehmet Ayar'ın üzerindeki toprakları çekip beline kadar açtım. Ondan sonra arkadaşlar da geldi uzun uğraştan sonra çıkardık. Ben insanlık görevimi yaptım. Kim olsa o yapardı" dedi. Ayar'ın sağlık durumunun iyi olduğu öğrenildi. |
10 Mayıs 2012 Perşembe
TARIMDA İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ
TARIMDA
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ
SEMPOZYUMUNDAN NOTLAR:
26. İş Sağlığı ve
Güvenliği Haftası 4-6 MAYIS 2012 tarihinde Şanlıurfa İlimizde gerçekleştirildi.
Bu sempozyumla Tarımda İş Sağlığı ve Güvenliği,
Çalışma Bakanlığının ilk kez gündemine alınmış oluyor. Sempozyumda Çalışma
Bakanlığının Bakandan sonraki bütün yetkilileri hazır bulundu. İfadelerinden anlaşılıyor
ki bundan sonraki süreçte tarım sektörü için de mevzuatlar geliştirilecek,
önlem paketleri yürürlüğe girecek, İş Güvenliği Uzmanları da tarım sektöründe
çalışmaya başlayacaklar.
Tarım sektörü ile ilgilenen İş
Güvenliği Uzmanlarının çalışma portföylerine bu sektörü de katma zamanı
gelmiştir.
Tarım işletmelerinde sektörel anlamda
çok çeşitliliğin olması, kurumsallaşmanın olmaması, doğal koşulların, coğrafik
koşulların çok değişken olması, bilinçsiz kimyasalların kullanımı risk
değerlendirmelerini güçleştireceği düşünülmektedir.
Konuşmacılardan Prof.Dr. Zeynep ŞİMŞEK
Tarım İşlerinde sağlık konusunda uygulamalı bilimsel çalışmalar yaptığı,
yayınlarından yararlanılması gerektiği anlaşılmaktadır.
TARIMDA İŞSAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ
DEĞERLENDİRMELERİ
Ülkemizde, Türkiye İstatistik Kurumu “
Hane Halkı İşgücü Anketi” 2012 Ocak verileri sonuçlarına göre, iş gücünün
yaklaşık %23,07’ si tarımda çalışmaktadır. Bu işkolu, iş kazası ve meslek
hastalığı riski yüksek olmasına karşın sağlık ve güvenlik açısından koruma
kapsamında değildir. Çalışma ortamı ve koşulları açısından
değerlendirildiğinde, sıklıkla geleneksel çalışma yöntemlerinin kullanıldığı,
eğitimsiz ve korunmasız iş gücünün küçük ölçekli aile işletmelerinde çeşitli
tehlike ve riskler karşısında önlem alınmadan çalıştığı bu iş kolunda korunma
gereksinimi yüksek, önleme ve koruma hizmeti ise yok denecek kadar yetersizdir.
1. HAVA, ÇEVRE VE BARINMA KOŞULLARI
Tarım işçilerinin çalıştıkları ve
dinlendikleri ortamlarda hava sıcaklığı, nem, rüzgar, toz fırtınaları, yağışlar
ve zararlı güneş ışınlarından kaynaklanan radyasyon, yangın gibi çeşitli
tehlikeler bulunmaktadır. Bu Tehlikeleri azaltmak için:
· Çalışacak
kişinin sıcak ve/veya soğuk havalarda çalışmak için herhangi bir sağlık
engelinin bulunmaması gerekmektedir.
· İşçiler
hava koşullarına uygun giyinmelidir.
· Yoğun
güneş ışınlarına karşı UV filtreli KKD’ler kullanılmalıdır. Kullanılan başlık
yüzü, burnu, boynu ve kulakları korumalıdır.
· İşçilerin
çalıştıkları yerleri yakınlarında içilebilir bol miktarda su bulundurulmalıdır.
Sıcak havalarda sık sık su içilmelidir. İçilebilir su kapalı kaplarda tutulmalı
ve tek kullanımlık bardaklar kullanılmalıdır.
·
Tarım işçilerinin dinlenme, uyuma banyo
yapma, yemek yeme gibi temel ihtiyaçlarını karşılayabilecekleri geçici
barınaklar hava koşullarına uygun olarak inşa edilmelidir.
· Çalışma yerlerine yakın- kadın ve erkek
işçiler için ayrılmış-temiz tuvaletler
bulunmalıdır.
· Dinlenme ve barınma yerlerinde yangın
tehlikesine
karşı önlem alınmalıdır.
|
2. MAKİNELERLE VE ALETLERLE ÇALIŞMA
·
Traktörleri ve arazi araçlarını sadece
yetkili kişiler kullanmalıdır. Koltuklarda bir kişi oturmalıdır.
·
Traktör kabinlerinde emniyet kemeri
bulunmalı, iklimlendirme yapılabilmelidir.
·
Tarım makineleri ile çalışma sırasında bol
elbiseler, uzun ceket veya gömlekler giyilmemelidir. Bu tip elbiseler,
hareketli parçalara takılarak sarılabilir. Uzun saç, hareketli makineler için
daima tehlike kaynağıdır.
3. ERGONOMİK RİSKLER VE KORUNMA
YÖNTEMLERİ
Tarım, bedeni zorlayan işleri kapsar.
Bunlar:
· Eğilme,
çömelme, kalkma, uzanma gibi işler,
· Sabit
pozisyonda çalışmayı gerektiren işler,
· Sürekli
tekrar eden hareketlerden oluşan işler,
· Tarım
aletlerinin aşırı soğuk veya sıcakta sürekli kullanılmasıdır.
Bu
tür sık tekrarlanan ve bedeni zorlayan hareketler için uygun tarım alet
kullanmak ve bedeni zorlayan hareketler için uygun tarım aletleri kullanmak ve
çalışma ortamını düzenlemek işçilerin sağlığı açısından çok önemlidir.
Riskler
ve Başlıca Sağlık Etkileri
· Su
kaybeden işçilerin yaralanma riski artar.
· 2
saatten fazla süre, dakikada 3 defa, 23kg’dan ağır yük taşımak ve kaldırmak,
yükün türüne ve kaldırma sıklığı ve süresine bağlı olarak yorgunluğa,
bitkinliğe, bel ve sırt rahatsızlıklarına yol açar.
· Tarımsal
ürünlerin ekimi, bakımı ve hasat sırasında eğilerek yapılan, tekrarlanan ve güç
harcanan işler (resimdeki gibi) kramplara, boyun, omuz ve sırtta hasara yol
açabilir.
·
Vücudun titreşime maruz kalması, titreşim
şiddeti ve süresine bağlı olarak sinir sistemi ve kas iskelet sistemi
hastalıklarına yol açabilir.
· Eklemlerde kireçlenmeye yol açar.
·
Genç işçileri ve hamileleri zorlayan işler
kas-iskelet sistemi rahatsızlıklarına yol açabilir.
|
· Eklemlerde
kireçlenmeye yol açar.
· Aşırı
iş yükü yada parça başı düşük ücrete çalışmak tarım işçilerinin kas-iskelet
sistemi rahatsızlıklarına yakalanma riskini artırmaktadır.
Korunma
Yöntemleri
· Tarım
makinelerinin ve aletlerinin güvenli kullanılması hakkında bilimsel standartlar
geliştirilmelidir.
· İşverenler
üretim alanında özel risk değerlendirmesi yaptırmalı, güvenlikli ve sağlıklı
bir çalışma ortamı oluşturmalıdır.
· İşverenler
doğru görevlendirme yapmalıdır.
· Ergonomik
tehlikeleri önlemek için mühendislik denetimi uygulanmalıdır.
·
4. TARIMDA KİMYASAL KULLANIM
Zirai ilaçlar, çalışanlar
ve genel halk sağlığı için ciddi riskler oluşturduğundan sıkı bir kontrol
gerektirmektedir.
Tarımda İş Sağlığı ve
güvenliğinde en tehlikeli kimyasallar tarım ilaçlarıdır (pestisitler). Bunlar
dışında gübre, bazı veteriner ilaçları, egzoz dumanı, hasatların depolanması
esnasında çıkan, ahır ve ağıllarda biriken gazlar da (amonyak, metan gibi)
tarım esnasında kullanılan veya oluşan kimyasallar olup, zehirli etkilerinin
yanında ciltte ve gözlerde tahrişe neden olabilmektedir. Bunların zararlı
etkilerinden korunmak için kapalı ortamların havalandırılmasına ve uygun KKD’
lerin (maske, eldiven vs.) kullanılmasına dikkat edilmelidir.
Önlemler;
İşverenler;
~
Uygun mühendislik önlemleri ve idari önlemler
almalı,
~ İşçilerin anlayabilecekleri malzeme
güvenlik bilgi formları oluşturmalı,
~
Kimyasalların etiketlenmesini sağlamalı,
~
İşçilere iş sağlığı ve güvenliği eğitimi
vermeli,
~
“Acil Yardım Kılavuzu” oluşturmalı,
~
İşçilerin periyodik sağlık kontrollerini
yaptırmalı ve bu raporları dosyalayıp saklamalıdır.
Kişisel
Korunma;
İşçiler;
~
Eldiven, ayakkabı, koruyucu iş elbisesi,
göz, yüz, ve solunum koruyucularını kullanmalı ve çalışırken çıkarmamalıdır.
~
Ellere bulaşan tarım ilaçları yemek yerken
veya sigara içerken ağız yoluyla vücuda gireceği için, ilaçlamadan sonra elleri
mutlaka yıkamalıdır.
İşyeri
ve İşçi Hijyeni
Çalışma ortamında
işçilerin kimyasallar ve kalıntılarından arınabilmesi için uygun ve yeterli
sayıda el ve vücut yıkama yerleri ve güvenlik duşları bulundurulmalı, buralarda
akarsu ve temiz içme suyu sağlanmalıdır.
Tarım
ilaçlarının Hazırlanması ve Uygulanması
~
İlaçlar talimatlara göre hazırlanmalı ve
uygulanmalıdır.
~
Uygun kişisel koruyucu kullanılmalıdır
(eldiven, maske, ayakkabı, gözlük, tulum vb.)
~
Toz kimyasallarla çalışılırken solunmasına,
sıvı kimyasallarla çalışılırken de sıçramasına karşı önlem alınmalıdır.
Açık-Kapalı
Ortamda İlaçlama ve Çevre Denetimi:
Püskürterek ilaçlama
yapılırken ilacın havaya yayılıp, buharlaşmasını önlemek için, işçileri
maruziyete karşı koruyacak önlemler alınmalı, işçiler uygulanacak önlemler
konusunda eğitilmelidir. Püskürtme sonrasında ortama giriş-çıkışlar denetim
altına alınmalı, kişisel koruyucu kullanılmalı ve talimatlara uyulmalıdır.
Tarımda
özen gösterilmesi gereken önemli bir konu da başta su kaynakları olmak üzere,
çevreyi korumaktır. Bunun için, kullanılan kimyasalların su kaynaklarına
ulaşması ve katı/sıvı maddelerin veya atıkların su kaynaklarına atılması
önlenmelidir. Ayrıca kirlenmiş malzemeler gideri olan bir su kaynağında
(lavabolar, duş yerleri vs.) temizlenmeli açık su kaynakları bu amaçla
kullanılmamalıdır.
Tarım
İlaçlarının Taşınması, Depolanması, İmha edilmesi
Tarım ilaçları mutlaka
kendi kaplarında taşınmalı; güvenli, iyi havalandırılan ve sadece yetkili
kişilerin girebileceği yerlerde depolanmalı ve mevzuata uygun biçimde imha
edilmelidir. Ateşten uzak tutulmamalıdır.
5. TOZLAR, DİĞER TANECİKLER VE BİYOLOJİK
MARUZİYET
Vahşi
Hayvanların Yol Açtığı Yaralanmalar
Tarım alanlarında
çalışanlara başıboş hayvanların saldırma riski bulunabilir. Ayrıca bu alanlar
da, işçiler yılan, böcek, örümcek ve akrep sokmalarından zehirlenebilir. Bu
tarz yaralanmalar karşı aşağıdaki önlemler alınmalıdır:
· İlk
yardım personeli ve diğer personel olası hayvan sokmalarına ve saldırılarına
karşı eğitilmelidir.
· İlk
yardım çantasında panzehir, amonyak, permanganat hipoklorit gibi malzemeler
bulundurulmalıdır.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)